Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, memlekette “mevcut durumdan şikayetçi değilim, memnunum” diyen tek bir insan bile olmadığını öne sürdü ve söz konusu durumun net bir irade olduğunu kaydetti. Bir şeylerin değişmesi gerektiğiyle ilgili iradenin ortada olduğunu belirten Erhürman, “Kıbrıs Türk halkının sabretme sınırının zorlandığını” ifade etti.
Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili de konuşan Erhürman, “Cumhurbaşkanlığı seçiminde CTP’nin adayı kim olursa olsun, Kıbrıs sorununun çözümü ile ilgili ne söyleyeceği konusunda kimsenin merakının olmaması gerekiyor. İki toplumlu, iki bölgeli, siyasi eşitliğe dayalı federasyon tek çözüm modelidir. Bu bir ideoloji değil, bir bilgidir” ifadelerini kullandı.
CTP’den verilen bilgiye göre, BRT’de katıldığı bir programda soruları yanıtlayan Erhürman, ne zaman istenirse, Kıbrıs sorunuyla ilgili, “egemen eşitlik” diyenlerle canlı yayında tartışmaya hazır olduklarına işaret etti.
– “İsias Otel davası… Süreci izleyeceğiz”
Adıyaman’da geçen hafta takip ettikleri İsias Otel davası ile ilgili konuşan Erhürman, Türkiye’deki üniversitelerin genel olarak bilirkişi raporu hazırlama noktasında çok istekli olmadığını belirtti.
Erhürman, “Avukatlarımızın istediği, teknik bir üniversiteden yeni bilirkişi raporu alınmasıydı” dedi.
Gelecek olan bilirkişi raporunun, şu ana kadarki görüşleri de dikkate almasını arzu ettiğinin altını çizen Erhürman, daha tatmin edici bir bilirkişi raporunun olacağını umut ettiğini dile getirdi. Tutuksuz yargılanmanın, suçsuz bulunma anlamına gelmediğine vurgu yapan Erhürman, “Bu uzun bir yolculuk. Adalete ulaşmak kısa sürede mümkün olmuyor. Süreç içinde başka şeyler de yaşamak mümkün. Süreci izleyeceğiz” diye konuştu.
26 Nisan’da gerçekleştirilen eylemle ilgili de konuşan Erhürman, söz konusu tarihte Adıyaman’da olduklarını hatırlattı.
İçinde bulunulan durumun, toplumsal bir sorun olduğunu vurgulayan Erhürman, ilk sesin, toplumun örgütlü bulunduğu ve sorunları bire bir yaşayan yerlerden çıkması gerektiğini söyledi.
Tufan Erhürman, “Öyle bir dönemdeyiz ki herkes sokakta şikayetçi ama örgütlü ses çıkarma noktasında noksanlıklar var. Bu noksanlıkları gidermek lazım. Şu andaki durum iyidir, ben mutluyum, durum iyiye doğru gidiyor diyen tek bir insan yok” diyerek, söz konusu verinin de “insanların bu perdeyi yıkacağını” gösterdiğini belirtti.
Erhürman, insanların ekonomik olarak bu kadar sıkıntı içinde olmasının, kaldırılabilir bir durum olmadığına değindi.
– “Kıbrıs Türk halkının sabretme sınırı zorlanıyor”
Alım gücünün her gün düştüğüne işaret eden Erhürman, yaşanan sıkıntıların sadece ekonomi de olmadığını vurguladı.
“Şikayetler ve hiçbir şeyin iyiye gitmediğine dair yargı, memlekette bu yapının sürdürülebilir olmadığını gösteriyor” diye konuşan Erhürman, Kıbrıs Türk halkının sabretme sınırının zorlandığına vurgu yaptı.
Taşınmaz Mal Komisyonu (TMK) ile ilgili soruları da yanıtlayan Erhürman, bu konu hakkında görüşlerinin net olduğuna dikkat çekti. 2005 yılında TMK’nın, Mehmet Ali Talat’ın Cumhurbaşkanlığı döneminde, CTP öncülüğünde kurulduğunu, Ulusal Birlik Partisi’nin (UBP) buna karşı oy verdiğini ve Anayasa Mahkemesi’ne de dava açtığını, TMK’ya kaynak ayrılan bütün yasalarda desteklerinin olduğunu ifade eden Erhürman, yabancılara mülk satışının sınırlanması meselesiyle ilgili de söylediklerini hatırlattı.
TMK aracılığıyla Kıbrıs’taki mülkiyet sorununun tam anlamıyla çözülemeyeceğini belirten Erhürman, “Böyle düşünürsek çok yanılırız. Çözüme giden yolda, çözümden önce Kıbrıs Türk mülkiyet düzenini uluslararası hukukla ilişkili hale getirmek için TMK var. Çözüme kadar TMK’yı yaşatmak gerekir. Amaç, Kıbrıs sorunu çözülmeden önceki dönemde Kıbrıs Türk mülkiyet düzenini, uluslararası hukukla ilintili hale getirmektir. Çözümden önce de uluslararası hukukla bağlantı kurduk, kopmaması lazım” dedi. Kıbrıs sorununun, aylar öncesinde olduğu gibi şu an “donmuş” bir mesele olmadığına dikkat çeken Erhürman, diplomasi trafiğinin devam ettiğini belirtti. Kıbrıs sorununda ortaya konulan “egemen eşitlik ve eşit uluslararası statü” tezlerinin anlaşılabilir olmadığına değinen Erhürman, “Çözümü isteyen taraf statüsünün, altın tepside Rum Lidere sunulmasını doğru dış politika olarak görmüyorum” dedi.
– “Herkes kendi kendine konuşuyor, canlı yayında konuşmaya hazırız”
2024’ün içinde erken seçim beklentilerinin olduğunu vurgulayan Erhürman, bu beklentilerini sokağa bakarak söylediklerini kaydetti. Erken seçimin gündeme gelmesi durumunda, cumhurbaşkanlığı seçiminin bir numaralı gündem olmadığına dikkat çeken Erhürman, “Cumhurbaşkanlığı seçiminde CTP’nin adayı kim olursa olsun, Kıbrıs sorununun çözümü ile ilgili ne söyleyeceği konusunda kimsenin merakının olmaması gerekiyor. İki toplumlu, iki bölgeli, siyasi eşitliğe dayalı federasyon tek çözüm modelidir. Bu bir ideoloji değil, bir bilgidir” diye konuştu.
Erhürman, ne zaman istenirse, “egemen eşitlik” diyenlerle canlı yayında tartışmaya hazır olduklarını dile getirdi.
Kendisinin başbakan, Ersin Tatar’ın da ana muhalefet lideri olduğu dönemde iki kez birlikte televizyona çıktıklarını anımsatan Tufan Erhürman, “Şimdi herkes kendi kendine konuşuyor. Biz konuşmaya hazırız” dedi.