İsrail Gazze’de 7 aydır çok boyutlu bir soykırım işliyor. Bunun bir boyutunu ise “eğitim soykırımı” oluşturuyor. Hükümetin en son verilerine göre, 103 okul ve üniversitenin yerle bir edildiği, 309 okul ve üniversitenin ise kısmen zarar gördüğü Gazze’de Filistinliler okuma ve eğitim hakkından vazgeçmiyor.
Gazze’nin orta kesimindeki Deyr el-Belah’ta bu kapsamda umut vadeden bir proje hayata geçirildi. Binlerce yerinden edilmiş kişinin barındığı çadırların arasına “Oku” adıyla bir eğitim çadırı kuruldu.
Ruvvad el-Emel (Umudun Öncüleri) Eğitim ve Öğretim Merkezi öncülüğünde ve öğretmenlerin işbirliğiyle kurulan çadır, 7 aydır okula gidemeyen öğrencilerin yüzünü güldürdü.
Eğitim çadırına ilgi çok büyük
Gazze’de 2018’de kurulan Ruvvad el-Emel Eğitim ve Öğretim Merkezi’nin sahibi olan eğitimci Şakir Durra, Gazze’de yerinden edilen çocukları eğitmek amacıyla bu projeyi hayata geçirdiklerini ve Gazze’deki tüm eğitim kurumlarının desteğini istediklerini söyledi.
Bulundukları barınma merkezinde yaklaşık 1000 öğrenci olduğunu söyleyen Durra, barınma merkezindeki çocukların hepsine eğitim verebilmek için çadırdaki eğitimi sabah 08.00 akşam 17.00-18.00 olacak şekilde düzenlemek istediklerini ifade etti.
Çadırın içinde birkaç sınıf ve çok sayıda öğrenci olduğunu söyleyen Durra, “Çocuklar ve aileleri sabahtan beri kayıt olmak için bekliyor. Büyük bir ilgi var. Bu fikrin ve projenin desteklenmesini istiyoruz. Bombardımana, Gazze’deki yıkıma ve zor şartlara rağmen hayatımızı sürdürmek ve çocuklarımızı Gazze’de eğitmek için çalışacağız.” dedi.
İmkansız diye bir şey yok
Eğitim alanında birçok projeye imza atan ve 2021 yılında Küresel Öğretmen Ödülü’nü kazanan kimya öğretmeni Nuha Hillis de mümkün olduğunca çok öğrenciye ulaşabilmek için bu projeye destek verdiğini söyledi.
“İmkansız diye bir şey yoktur” sloganıyla yola çıktıklarını kaydeden Hillis, şöyle devam etti:
“Filistinli öğrencilerin eğitimsiz kalmasını istemiyoruz. Bu girişimin en güzel tarafı Gazze’nin her yerinden öğrenciye kucak açıyor olması. Girişimin başarılı olması öğrencilerin gösterdiği ilgiden belli. Öğrenciler sabah 05.00’te beklemeye başlıyor, hazırlanıyor.”
Filistin halkı her daim olduğu gibi eğitimli ve kültürlü kalacak
Arapça öğretmeni Asil Mahmud ise öğrenciler yaklaşık 7 aydır ders görmediği için çok büyük açık oluştuğuna dikkati çekti.
Mahmud, çadırda, hava sıcaklığının yüksek olduğu ve imkanların kısıtlı olduğu bir ortamda ders vermenin zor olduğunu ancak halihazırda öğrencilere verebileceklerinin bununla sınırlı olduğunu dile getirdi.
Savaşın bitmesi ve öğrencilerin yeniden okul sıralarına dönmesi temennisinde bulunan Mahmud, “Filistin halkı olarak her daim olduğu gibi kültürlü ve eğitimli kalacağız.” diye konuştu.
Çadırda da olsa okumak güzel
Çadırda eğitim alan öğrencilerden Yasemin, saldırılara ve içinde bulundukları zor şartlara rağmen eğitim almaya geldiklerini dile getirdi.
Çocuk doktoru olmak istediğini anlatan Yasemin, “Burada kaybettiğimiz eğitim yılını telafi etmeye çalışıyoruz. Okumaya devam edeceğiz. Bu çadırı açmalarından çok memnun olduk. İngilizce ve diğer dersleri tekrar ettik. Gelip bize eğitim verdikleri için çok mutluyum. Çadırda da olsa eğitim almaktan mutluyuz ve devam etmeye kararlıyız.” diyerek okuma azmini ortaya koydu.
İsrail Gazze’de 7 aydır çok boyutlu bir soykırım işliyor. Bunun bir boyutunu ise “eğitim soykırımı” oluşturuyor. Hükümetin en son verilerine göre, 103 okul ve üniversitenin yerle bir edildiği, 309 okul ve üniversitenin ise kısmen zarar gördüğü Gazze’de Filistinliler okuma ve eğitim hakkından vazgeçmiyor.
Gazze’nin orta kesimindeki Deyr el-Belah’ta bu kapsamda umut vadeden bir proje hayata geçirildi. Binlerce yerinden edilmiş kişinin barındığı çadırların arasına “Oku” adıyla bir eğitim çadırı kuruldu.
Ruvvad el-Emel (Umudun Öncüleri) Eğitim ve Öğretim Merkezi öncülüğünde ve öğretmenlerin işbirliğiyle kurulan çadır, 7 aydır okula gidemeyen öğrencilerin yüzünü güldürdü.
Eğitim çadırına ilgi çok büyük
Gazze’de 2018’de kurulan Ruvvad el-Emel Eğitim ve Öğretim Merkezi’nin sahibi olan eğitimci Şakir Durra, Gazze’de yerinden edilen çocukları eğitmek amacıyla bu projeyi hayata geçirdiklerini ve Gazze’deki tüm eğitim kurumlarının desteğini istediklerini söyledi.
Bulundukları barınma merkezinde yaklaşık 1000 öğrenci olduğunu söyleyen Durra, barınma merkezindeki çocukların hepsine eğitim verebilmek için çadırdaki eğitimi sabah 08.00 akşam 17.00-18.00 olacak şekilde düzenlemek istediklerini ifade etti.
Çadırın içinde birkaç sınıf ve çok sayıda öğrenci olduğunu söyleyen Durra, “Çocuklar ve aileleri sabahtan beri kayıt olmak için bekliyor. Büyük bir ilgi var. Bu fikrin ve projenin desteklenmesini istiyoruz. Bombardımana, Gazze’deki yıkıma ve zor şartlara rağmen hayatımızı sürdürmek ve çocuklarımızı Gazze’de eğitmek için çalışacağız.” dedi.
İmkansız diye bir şey yok
Eğitim alanında birçok projeye imza atan ve 2021 yılında Küresel Öğretmen Ödülü’nü kazanan kimya öğretmeni Nuha Hillis de mümkün olduğunca çok öğrenciye ulaşabilmek için bu projeye destek verdiğini söyledi.
“İmkansız diye bir şey yoktur” sloganıyla yola çıktıklarını kaydeden Hillis, şöyle devam etti:
“Filistinli öğrencilerin eğitimsiz kalmasını istemiyoruz. Bu girişimin en güzel tarafı Gazze’nin her yerinden öğrenciye kucak açıyor olması. Girişimin başarılı olması öğrencilerin gösterdiği ilgiden belli. Öğrenciler sabah 05.00’te beklemeye başlıyor, hazırlanıyor.”
Filistin halkı her daim olduğu gibi eğitimli ve kültürlü kalacak
Arapça öğretmeni Asil Mahmud ise öğrenciler yaklaşık 7 aydır ders görmediği için çok büyük açık oluştuğuna dikkati çekti.
Mahmud, çadırda, hava sıcaklığının yüksek olduğu ve imkanların kısıtlı olduğu bir ortamda ders vermenin zor olduğunu ancak halihazırda öğrencilere verebileceklerinin bununla sınırlı olduğunu dile getirdi.
Savaşın bitmesi ve öğrencilerin yeniden okul sıralarına dönmesi temennisinde bulunan Mahmud, “Filistin halkı olarak her daim olduğu gibi kültürlü ve eğitimli kalacağız.” diye konuştu.
Çadırda da olsa okumak güzel
Çadırda eğitim alan öğrencilerden Yasemin, saldırılara ve içinde bulundukları zor şartlara rağmen eğitim almaya geldiklerini dile getirdi.
Çocuk doktoru olmak istediğini anlatan Yasemin, “Burada kaybettiğimiz eğitim yılını telafi etmeye çalışıyoruz. Okumaya devam edeceğiz. Bu çadırı açmalarından çok memnun olduk. İngilizce ve diğer dersleri tekrar ettik. Gelip bize eğitim verdikleri için çok mutluyum. Çadırda da olsa eğitim almaktan mutluyuz ve devam etmeye kararlıyız.” diyerek okuma azmini ortaya koydu.