Rutte, görevi devralmasının ardından Brüksel’deki NATO karargahında ilk basın toplantısını düzenledi.
“Tarihin en başarılı siyasi askeri ittifakı olan NATO’nun Genel Sekreteri olarak hizmet etmekten büyük onur duyuyorum.” diyen Rutte, NATO müttefiklerinin ciddi zorluklarla karşı karşıya olduğunu anlattı.
Rutte, “32 müttefikin de oynayacakları benzersiz bir rol var ve birlikte başaramayacağımız hiçbir şey yok” dedi ve şöyle devam etti:
“Ancak yeteneklerimizi ihtiyaçlarımızla gerçekten eşleştirmek için daha fazla savunma harcamasına ihtiyacımız var. Müttefiklerle birlikte doğru alanlara yeterince yatırım yaptığımızdan ve kolektif savunmamızın yükünü eşit bir şekilde üstlendiğimizden emin olmak için çalışacağım. Her birimiz payımızı adil şekilde ödemeliyiz.”
Ukrayna
Rutte, 2014’te Amsterdam-Kuala Lumpur seferini yapan Malezya Havayollarına ait uçağın Ukrayna’nın Rusya sınırı yakınında düşürülmesine değinerek, “Şahsi tecrübemden biliyorum. Ukrayna’da çatışma cephe hatlarıyla sınırlı değil. 10 sene önce ülkemde bir trajedi yaşandı ve bir daha hiç yaşanmamalı.” diye konuştu.
Ukrayna’nın NATO müttefiklerinden tedarik ettiği silahları Rusya içindeki askeri hedefleri vurmak için kullanma talebine ilişkin görüşü sorulan Rutte, “Ukrayna bir meşru müdafaa savaşı vermektedir ve bu da Ukrayna’nın kendini savunma hakkına sahip olduğu anlamına gelmektedir. Bildiğimiz üzere uluslararası hukuka göre bu hak sınırda sona ermez. Bu da Ukrayna’nın kendini savunma hakkını desteklemenin, saldırgan topraklardaki meşru hedefleri vurmalarının da mümkün olduğu anlamına geliyor.” dedi.
Bu konudaki nihai kararın müttefik ülkelere ait olduğunu kaydeden Rutte, “Bu bana bağlı değil. Bu, Ukrayna ile ilişkilerinde tek tek müttefiklere kalmış bir şeydir. Ayrıca tek bir silahın tek başına savaşı kazandırmayacağı konusunda da net olmalıyız.” ifadesini kullandı.
Rutte, ABD’den Ukrayna’ya sağlanan askeri yardımların büyüklüğüne işaret ederek, “ABD ve liderleri, Ukrayna’nın kendini savunma hakkını desteklemek için 10 milyarlarca dolar harcadılar. Açık konuşalım, ABD’nin desteği olmasaydı Ukrayna bugün muhtemelen bir ülke olarak var olamazdı.” değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa Birliği
Rutte, Avrupa Birliği’nin (AB) NATO’nun eşsiz ve temel ortağı olduğunu, Ukrayna’yı desteklemekten karma tehditlerle mücadeleye kadar birçok alanda işbirliğinin artırılması için çalışacağını vurguladı.
AB tarafından savunmada özerk adımlar atılması hatırlatılarak, işbirliğini somut olarak nasıl geliştireceğinin sorulması üzerine Rutte, yeni AB Komisyonu’nda “savunma ve uzay” portföyünün oluşturulmasının NATO’ya “paralel yapı kurmak” anlamına gelmediğini belirtti.
Rutte, “Hem NATO hem de AB tarafında, NATO’yu tamamlayıcı ve onunla birlikte çalışabilir nitelikte, daha yetenekli bir Avrupa savunmasına önem verdiğimize dair açık bir kabul var. AB tarafından da aynı şeyi duyuyorum. Kimse paralel yapılar istemiyor. Kimse NATO’nun halihazırda yaptıklarının tekrarlanmasını istemiyor. Dolayısıyla bu konuda aynı fikirde olabileceğimizi düşünüyorum.” açıklamasında bulundu.
“Ancak AB’nin de tüm bu politikaları nasıl uygulayacağını düşünmesi gerektiği açıktır.” diyen Rutte, AB’nin savunma sanayisini güçlendirme amacının kendisi için de önceliklerden biri olduğunun altını çizdi.
Rutte, “Güneydeki etkin bölgemizde istikrarı teşvik etmek için Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Sahel bölgelerindeki ortaklarımızla etkileşimimizi artıracağız. Ülkelerimize ve halklarımıza yönelik terör tehdidiyle mücadele etmek için daha fazlasını yapmalıyız.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin terörle mücadele ve müttefikler arasında ambargoların kaldırılmasına ilişkin beklentileriyle ilgili bir soru üzerine Rutte, Hollanda Başbakanı olarak görev yaptığı süre boyunca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte çalıştıklarını hatırlattı.
Rutte, “Yakın arkadaş olduğumuzu ve terörle mücadele konusunda hemfikir olduğumuzu söyleyebilirim. Terörle mücadelenin NATO bağlamında da ele almamız gereken bir konu olduğu açıktır.” dedi.
Terörle mücadelede Cumhurbaşkanı Erdoğan ile çalışmaya “açık” olduğunu dile getiren Rutte, “Bu konuda birlikte çalışmamız gerekiyor. Bunu yapacağız.” diye konuştu.
Rutte, müttefikler arasındaki silah satın alımlarında sınırlama olmamasının önemli olduğunu da vurgulayarak, “Bu konuda da bir hassasiyet var ve bu konuda da çalışmamız gerekiyor.” değerlendirmesini yaptı.
Rutte, görevi devralmasının ardından Brüksel’deki NATO karargahında ilk basın toplantısını düzenledi.
“Tarihin en başarılı siyasi askeri ittifakı olan NATO’nun Genel Sekreteri olarak hizmet etmekten büyük onur duyuyorum.” diyen Rutte, NATO müttefiklerinin ciddi zorluklarla karşı karşıya olduğunu anlattı.
Rutte, “32 müttefikin de oynayacakları benzersiz bir rol var ve birlikte başaramayacağımız hiçbir şey yok” dedi ve şöyle devam etti:
“Ancak yeteneklerimizi ihtiyaçlarımızla gerçekten eşleştirmek için daha fazla savunma harcamasına ihtiyacımız var. Müttefiklerle birlikte doğru alanlara yeterince yatırım yaptığımızdan ve kolektif savunmamızın yükünü eşit bir şekilde üstlendiğimizden emin olmak için çalışacağım. Her birimiz payımızı adil şekilde ödemeliyiz.”
Ukrayna
Rutte, 2014’te Amsterdam-Kuala Lumpur seferini yapan Malezya Havayollarına ait uçağın Ukrayna’nın Rusya sınırı yakınında düşürülmesine değinerek, “Şahsi tecrübemden biliyorum. Ukrayna’da çatışma cephe hatlarıyla sınırlı değil. 10 sene önce ülkemde bir trajedi yaşandı ve bir daha hiç yaşanmamalı.” diye konuştu.
Ukrayna’nın NATO müttefiklerinden tedarik ettiği silahları Rusya içindeki askeri hedefleri vurmak için kullanma talebine ilişkin görüşü sorulan Rutte, “Ukrayna bir meşru müdafaa savaşı vermektedir ve bu da Ukrayna’nın kendini savunma hakkına sahip olduğu anlamına gelmektedir. Bildiğimiz üzere uluslararası hukuka göre bu hak sınırda sona ermez. Bu da Ukrayna’nın kendini savunma hakkını desteklemenin, saldırgan topraklardaki meşru hedefleri vurmalarının da mümkün olduğu anlamına geliyor.” dedi.
Bu konudaki nihai kararın müttefik ülkelere ait olduğunu kaydeden Rutte, “Bu bana bağlı değil. Bu, Ukrayna ile ilişkilerinde tek tek müttefiklere kalmış bir şeydir. Ayrıca tek bir silahın tek başına savaşı kazandırmayacağı konusunda da net olmalıyız.” ifadesini kullandı.
Rutte, ABD’den Ukrayna’ya sağlanan askeri yardımların büyüklüğüne işaret ederek, “ABD ve liderleri, Ukrayna’nın kendini savunma hakkını desteklemek için 10 milyarlarca dolar harcadılar. Açık konuşalım, ABD’nin desteği olmasaydı Ukrayna bugün muhtemelen bir ülke olarak var olamazdı.” değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa Birliği
Rutte, Avrupa Birliği’nin (AB) NATO’nun eşsiz ve temel ortağı olduğunu, Ukrayna’yı desteklemekten karma tehditlerle mücadeleye kadar birçok alanda işbirliğinin artırılması için çalışacağını vurguladı.
AB tarafından savunmada özerk adımlar atılması hatırlatılarak, işbirliğini somut olarak nasıl geliştireceğinin sorulması üzerine Rutte, yeni AB Komisyonu’nda “savunma ve uzay” portföyünün oluşturulmasının NATO’ya “paralel yapı kurmak” anlamına gelmediğini belirtti.
Rutte, “Hem NATO hem de AB tarafında, NATO’yu tamamlayıcı ve onunla birlikte çalışabilir nitelikte, daha yetenekli bir Avrupa savunmasına önem verdiğimize dair açık bir kabul var. AB tarafından da aynı şeyi duyuyorum. Kimse paralel yapılar istemiyor. Kimse NATO’nun halihazırda yaptıklarının tekrarlanmasını istemiyor. Dolayısıyla bu konuda aynı fikirde olabileceğimizi düşünüyorum.” açıklamasında bulundu.
“Ancak AB’nin de tüm bu politikaları nasıl uygulayacağını düşünmesi gerektiği açıktır.” diyen Rutte, AB’nin savunma sanayisini güçlendirme amacının kendisi için de önceliklerden biri olduğunun altını çizdi.
Rutte, “Güneydeki etkin bölgemizde istikrarı teşvik etmek için Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Sahel bölgelerindeki ortaklarımızla etkileşimimizi artıracağız. Ülkelerimize ve halklarımıza yönelik terör tehdidiyle mücadele etmek için daha fazlasını yapmalıyız.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin terörle mücadele ve müttefikler arasında ambargoların kaldırılmasına ilişkin beklentileriyle ilgili bir soru üzerine Rutte, Hollanda Başbakanı olarak görev yaptığı süre boyunca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte çalıştıklarını hatırlattı.
Rutte, “Yakın arkadaş olduğumuzu ve terörle mücadele konusunda hemfikir olduğumuzu söyleyebilirim. Terörle mücadelenin NATO bağlamında da ele almamız gereken bir konu olduğu açıktır.” dedi.
Terörle mücadelede Cumhurbaşkanı Erdoğan ile çalışmaya “açık” olduğunu dile getiren Rutte, “Bu konuda birlikte çalışmamız gerekiyor. Bunu yapacağız.” diye konuştu.
Rutte, müttefikler arasındaki silah satın alımlarında sınırlama olmamasının önemli olduğunu da vurgulayarak, “Bu konuda da bir hassasiyet var ve bu konuda da çalışmamız gerekiyor.” değerlendirmesini yaptı.