ABD kamuoyunun dünden bu yana tartıştığı, “Yemen savaş planının görüşüldüğü Signal grubuna bir gazetecinin eklenmesi” olayında yeni detaylar ortaya çıkmaya devam ediyor.
Söz konusu mesajlaşma grubunun oluşturulduğu 13 Mart Perşembe günü Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmeler yapmak üzere Moskova’da bulunan Witkoff’un uçuş kayıtlarına göre Trump’ın Özel Temsilcisi, Moskova’dayken ilgili mesajlaşma grubuna eklenmiş.
ABD medyası bunun sorun yaratabilecek bir durum olduğu yönünde Demokratların iddialarını gündeme taşırken, konu Senato İstihbarat Komitesinde de tartışıldı.
Demokrat senatörler, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü John Ratcliffe’i hedef alarak, “Başkanın özel temsilcisi Moskova gibi bir yerdeyken nasıl böyle bir gruba eklendi? Sizin bundan haberiniz var mıydı?” şeklinde soru sordular.
Ratcliffe, bu soruya “Farkında değildim.” diye yanıt verirken, Demokrat senatörler bu durumun ciddi bir endişe kaynağı olduğunu ifade ettiler.
ABD’li gazetecinin savaş planlarının konuşulduğu gruba eklenmesi
ABD’li gazeteci Jeffrey Goldberg, yanlışlıkla Yemen’deki savaş planlarının konuşulduğu bir mesajlaşma zincirine dahil edilmişti.
Goldberg, dün “Trump yönetimi yanlışlıkla savaş planlarını mesajla bana gönderdi” başlığıyla kaleme aldığı yazıda, kendisinin önce ulusal güvenlik yetkililerinin yer aldığı bir Signal grubuna eklendiğini daha sonra Hegseth’in gruba gönderdiği mesajda, Yemen’e düzenlenecek saldırılara ilişkin detayların yer aldığını açıklamıştı.
ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz’ın 11 Mart’ta Signal’de kendisiyle bağlantı kurduğunu ve iki gün sonra Yemen’deki Husilere karşı saldırıları tartıştıkları “Houthi PC Küçük Grubu” adlı bir mesajlaşma zincirine katılmaya davet edildiğini belirten Goldberg, yazısında, “ABD ulusal güvenlik yetkilileri, Yemen’de yaklaşan askeri saldırılarla ilgili bir grup sohbetine beni de dahil ettiler. Önce bunun gerçek olduğunu düşünmedim. Bir süre sonra bombalar düşmeye başladı.” ifadesini kullanmıştı.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Brian Hughes olayı teyit etmişti.
ABD Başkanı Trump, konuyla ilgili kendisine yöneltilen bir soruya, “Bu konu hakkında herhangi bir bilgim yok.” şeklinde yanıt vermişti.
