Cumhurbaşkanı Uluslararası İlişkiler ve Diplomasi Özel Danışmanı Prof. Dr. Hüseyin Işıksal, “Nahçıvan Antlaşmasının 15. Yılı” onuruna düzenlenen konferansta “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türk Dünyası Entegrasyonu İçindeki Yeri ve Önemi” başlıklı konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanlığından verilen bilgiye göre, Işıksal, Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı tarafından Türk Devletleri Teşkilatı’nın dönüm noktalarından biri olan Nahçıvan Antlaşmasının 15. Yılı onuruna düzenlenen konferansta Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni temsil etti.
Işıksal, burada yaptığı konuşmada, ilk olarak Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın selamlarını iletti. Kıbrıs meselesinin sadece Kıbrıs Türkleri için değil, Türkiye ve Türk Dünyası için de hayati bir mesele olduğunu vurgulayan Işıksal, Kıbrıs Türk halkının yüzyıllardır verdiği onurlu mücadelenin sadece bir var olma mücadelesi olmadığını, bu mücadelenin Kıbrıs Türklerinin başta Anavatan Türkiye olmak üzere tüm Türk Dünyası ile bağlarını koruma mücadelesi ve Doğu Akdeniz’deki jeopolitik güç ve hakimiyet mücadelesi ile doğrudan ilgili olduğunu ifade etti.
Kıbrıs adasının Orta Doğu, Kafkaslar ve Orta Asya’daki enerji kaynaklarının dış dünyaya açılımının olduğu bir coğrafyada olduğunu ve öneminin son dönemde keşfedilen doğal gaz kaynakları ile daha da çok arttığını belirten Işıksal, adanın Türkiye için Akdeniz’e çıkış imkânı sağlamasının yanı sıra deniz ulaşımı, karasuları, kıta sahanlığı, Münhasır Ekonomik Bölge, hava sahasının kontrolü ve Türkiye’nin stratejik savunma derinliği açısından da büyük bir öneme sahip olduğunu ifade etti.
Prof. Dr. Işıksal, Kıbrıs’ın Rum egemenliği altına girmesi durumunda sadece adadaki Türk varlığının tehlikeye girmeyeceğini, Türkiye’nin güvenliğinin de tehlikede olacağını ve Türk gemilerinin açık denizlere çıkamaz hale geleceğinin altını çizerek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türkiye ve Türk dünyası için önemli bir toprak parçası olduğuna vurgu yaptı.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti hakkında bilgiler de veren Prof. Dr. Işıksal, KKTC’nin bir devlette olması gereken tüm özelliklere fazlasıyla sahip, dünyanın 20 ülkesinde temsilciliği bulunan tam teşekküllü demokratik bir devlet olduğunu ve jeopolitik konumu, modern havalimanı, eğitim kurumları ve turizm potansiyeli ile Türk Dünyası ile her konuda entegre olmaya hazır olduğunu ifade etti.
Konuşmasının sonunda Türk Devletleri Teşkilatı’nın küresel bir aktör olma ve bölgesel stratejisinin başarılı olabilmesi için Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin varlığının olmazsa olmaz olduğunu vurgulayan Işıksal, yaşamın provasının olamayacağını, yaşamın provasının yaşamın kendisi olduğunu söyledi ve Türk varlığını Doğu Akdeniz’den soyutlamaya çalışan politikalara karşı meydan okuyan Kıbrıs Türk Halkının verdiği bu onurlu mücadelede kardeş ülkeler tarafından yalnız bırakılmaması gerektiğini vurguladı.