Gazze’nin kuzeyindeki Filistinlileri tahliye etmek için göçe zorlayan İsrail ordusu, emirlerine uymayan ve topraklarını terk etmeyenlere karşı işledikleri katliamlarla soykırım suçunu derinleştiriyor.
İsrail ordusunun Gazze’nin kuzeyindeki Beyt Lahiya ve Cibaliya Mülteci Kampı başta olmak üzere Filistinli kalabalık ailelerin yaşadıkları evleri kasıtlı olarak hedef alması, yıkılan evlerde çok sayıda sivilin hayatını kaybetmesine ve yaralanmasına neden oluyor.
Filistinliler, yaptıkları açıklamada, İsrail’in “Gazze’nin kuzeyinde kalmak isteyen ailelerden intikam aldığını” belirtti.
Radia ailesine yönelik katliam
Beyt Lahiya’da Filistinli çok sayıda sivilin sığındığı Radia ailesinin yaşadığı ev, 4 Kasım’da İsrail’in saldırısında yıkılırken, evde yaşayan kadınlar, çocuk ve yaşlılar da saldırı sonucu hayatını kaybetti.
Saldırıların hedefi olan aileden Ethem er-Radia, yıkılan evde çok sayıda Filistinlinin bulunduğunu belirterek, “İsrail ordusu çocuk, kadın ve yaşlıların bulunduğu evi hedef alarak, onları hiçbir gerekçe göstermeden öldürerek açıkça cinayet işledi” dedi.
Söz konusu evde 20 Filistinlinin hayatını kaybettiğini, 20 kişinin yaralandığını üzüntüyle ifade eden Radia, “Hala yeterli imkan olmadığı için ulaşamadığımız kişiler var” diye konuştu.
İsrail ordusu, “Hamas’ın yeniden güçlenmesini engelleme” gerekçesiyle 5 Ekim’den sonra Gazze’nin kuzeyinde karadan işgal harekatı yürütürken Filistinlileri de göçe zorluyor.
Gazze’nin kuzeyinde bulunan Kemal Advan, Endonezya ve El-Avde hastaneleri ise birkaç doktorla hizmet verirken yaralanan Filistinlileri tedavi etmeye çalışıyor.
Filistinliler daha az kayıp için ailelerini dağıtıyor
İsrail’in yoğun saldırılarına maruz kalan Meşru Beyt Lahiya bölgesinde yaşayan Filistinli genç Ahmed Bişravi, İsrail’in işlediği katliamların çoğunda zorla yerinden edilmiş ailelerin bulunduğu, nüfusu fazla evleri hedef aldığını, bunun da can kaybı ve yaralanma sayılarını artırdığını ifade etti.
Bişravi, Filistinlilerin bu duruma bulduğu çözümü ise şöyle aktardı:
“Beyt Lahiya’daki Filistinliler, bombalanma ve vurulma endişesiyle aile fertlerini birden fazla yere dağıtıyor. Birkaç gün önce babam, tek bir İsrail bombalamasında hepimiz ölmeyelim diye bölgedeki birkaç eve dağılmamızı istedi.”
Bişravi, İsrail ordusunun politikasının, “Gazze Şeridi’nin kuzeyinde evlerinden ayrılmayı kabul etmeyenlerden intikam almak için en fazla sayıda kişiyi yok etme” olarak netleştiğini söyledi.
Bölgede sağlık merkezlerinin hizmet dışı kaldığını, sivil savunma ekiplerinin faaliyetlerinin durdurulduğunu aktaran Bişravi, evleri başlarına yıkılan çok sayıda Filistinlinin hala enkaz altında olduğunu ve onları kurtaracak hiç kimsenin olmadığını vurguladı.
Bişravi, ayrıca ev, mağaza ve sokakları hedef alan rastgele bombardıman nedeniyle kuzeydeki herkesin ölüm tehdidiyle karşı karşıya kaldığını ifade etti.
“Dünyanın haberi bile olmadan aileler yok edildi”
Filistinli Rebi Musa da Gazze’nin kuzeyinde neredeyse her gün yaşanan katliam görüntülerinin yürek burktuğunu belirtti.
Cibaliya Mülteci Kampı’nda yaşayan Musa, “Dünyanın haberi bile olmadan çok sayıda aile tamamen yok edildi” ifadelerini kullandı.
“İsrail, içerisinde kaç kişi olduğuna bakmaksızın, evleri sakinlerinin başına yıkmaktan, bombalamaktan çekinmiyor” diyen Musa, bunun da büyük katliamlara yol açtığını aktardı.
Musa, “İsrail’in aylardır devam eden soykırımında endişelerini hafifletmek, zor koşullara birlikte göğüs gerebilmek için pek çok Filistinli aile, tek evde birlikte yaşamaya başladı. Fakat bu durum bir saldırıda onlarca kişinin hayatını kaybetmesi ya da yaralanmasına yol açıyor” dedi.
Mahalleler enkaz altında
Gazze’deki Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, İsrail’in Gazze Şeridi’nin kuzeyinde yoğun nüfuslu evleri hedef almaya odaklı olduğunu dile getirdi.
“Özellikle son birkaç gündür giderek daha fazla hedef alınan Beyt Lahiya bölgesinde, yıkılan evlerin enkazı altında ölü ve yaralıların olduğu konusunda Filistinli ailelerden çağrılar alıyoruz” diyen Basal, şunları söyledi:
“İsrail’in saldırıları sonucu bölgedeki çalışmalar tamamen sekteye uğradı. Bu nedenle bize ulaşan çağrılara ilişkin bir şey yapamıyoruz.”
Basal, sivil savunma ekiplerinin can kaybı ve yaralanmaların olduğu bölgelere ulaşabilmesi ve yaralıları en kısa sürede kurtarılabilmesi için uluslararası insan hakları kurumlarına kendilerine destek olması çağrısında bulundu.
İsrail’in Gazze’nin kuzeyindeki Filistinlileri göçe zorlama planı
Cibaliya Mülteci Kampı başta olmak üzere Gazze’nin kuzeyine 5 Ekim’de yoğun hava saldırıları düzenleyen İsrail ordusu, 6 Ekim’de söz konusu bölgelere kara saldırısı başlattı.
Bu adımın, daha önce İsrail basınına yansıyan ve “Generaller Planı” olarak bilinen, İsrailliler için yerleşim yeri hazırlığı yapmak amacıyla Filistinlilerin Gazze’nin kuzeyinden tahliye edilmesi adına atıldığı düşünülüyor.
İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, 7 Ekim’de sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Beyt Hanun, Cibaliya ve Beyt Lahiya’daki Filistinlilere uyarıda bulunarak boşaltılması istenilen bölgelerin haritasını paylaşmıştı.
Filistinlilere Gazze’nin güneyindeki Mevasi bölgesine gitme çağrısı yapan Adraee’nin paylaştığı haritanın, İsrail ordusunda eski Operasyonlar Bölümü Başkanı General Giora Eiland’ın girişimiyle hazırlanıp hükümete sunulan Filistinlilerin zorla göç ettirilmesine ilişkin “generallerin planına” benzerliği dikkati çekmişti.
“Generaller Planı” adını taşıyan bu plan, Filistinlileri, Gazze Şeridi’nin kuzeyinden tehcir etmeyi, ardından bölgenin kuşatılarak gıda, yakıt ve temiz su girişine izin verilmemesini öngörüyor.
Gazze’nin kuzeyindeki Filistinlileri tahliye etmek için göçe zorlayan İsrail ordusu, emirlerine uymayan ve topraklarını terk etmeyenlere karşı işledikleri katliamlarla soykırım suçunu derinleştiriyor.
İsrail ordusunun Gazze’nin kuzeyindeki Beyt Lahiya ve Cibaliya Mülteci Kampı başta olmak üzere Filistinli kalabalık ailelerin yaşadıkları evleri kasıtlı olarak hedef alması, yıkılan evlerde çok sayıda sivilin hayatını kaybetmesine ve yaralanmasına neden oluyor.
Filistinliler, yaptıkları açıklamada, İsrail’in “Gazze’nin kuzeyinde kalmak isteyen ailelerden intikam aldığını” belirtti.
Radia ailesine yönelik katliam
Beyt Lahiya’da Filistinli çok sayıda sivilin sığındığı Radia ailesinin yaşadığı ev, 4 Kasım’da İsrail’in saldırısında yıkılırken, evde yaşayan kadınlar, çocuk ve yaşlılar da saldırı sonucu hayatını kaybetti.
Saldırıların hedefi olan aileden Ethem er-Radia, yıkılan evde çok sayıda Filistinlinin bulunduğunu belirterek, “İsrail ordusu çocuk, kadın ve yaşlıların bulunduğu evi hedef alarak, onları hiçbir gerekçe göstermeden öldürerek açıkça cinayet işledi” dedi.
Söz konusu evde 20 Filistinlinin hayatını kaybettiğini, 20 kişinin yaralandığını üzüntüyle ifade eden Radia, “Hala yeterli imkan olmadığı için ulaşamadığımız kişiler var” diye konuştu.
İsrail ordusu, “Hamas’ın yeniden güçlenmesini engelleme” gerekçesiyle 5 Ekim’den sonra Gazze’nin kuzeyinde karadan işgal harekatı yürütürken Filistinlileri de göçe zorluyor.
Gazze’nin kuzeyinde bulunan Kemal Advan, Endonezya ve El-Avde hastaneleri ise birkaç doktorla hizmet verirken yaralanan Filistinlileri tedavi etmeye çalışıyor.
Filistinliler daha az kayıp için ailelerini dağıtıyor
İsrail’in yoğun saldırılarına maruz kalan Meşru Beyt Lahiya bölgesinde yaşayan Filistinli genç Ahmed Bişravi, İsrail’in işlediği katliamların çoğunda zorla yerinden edilmiş ailelerin bulunduğu, nüfusu fazla evleri hedef aldığını, bunun da can kaybı ve yaralanma sayılarını artırdığını ifade etti.
Bişravi, Filistinlilerin bu duruma bulduğu çözümü ise şöyle aktardı:
“Beyt Lahiya’daki Filistinliler, bombalanma ve vurulma endişesiyle aile fertlerini birden fazla yere dağıtıyor. Birkaç gün önce babam, tek bir İsrail bombalamasında hepimiz ölmeyelim diye bölgedeki birkaç eve dağılmamızı istedi.”
Bişravi, İsrail ordusunun politikasının, “Gazze Şeridi’nin kuzeyinde evlerinden ayrılmayı kabul etmeyenlerden intikam almak için en fazla sayıda kişiyi yok etme” olarak netleştiğini söyledi.
Bölgede sağlık merkezlerinin hizmet dışı kaldığını, sivil savunma ekiplerinin faaliyetlerinin durdurulduğunu aktaran Bişravi, evleri başlarına yıkılan çok sayıda Filistinlinin hala enkaz altında olduğunu ve onları kurtaracak hiç kimsenin olmadığını vurguladı.
Bişravi, ayrıca ev, mağaza ve sokakları hedef alan rastgele bombardıman nedeniyle kuzeydeki herkesin ölüm tehdidiyle karşı karşıya kaldığını ifade etti.
“Dünyanın haberi bile olmadan aileler yok edildi”
Filistinli Rebi Musa da Gazze’nin kuzeyinde neredeyse her gün yaşanan katliam görüntülerinin yürek burktuğunu belirtti.
Cibaliya Mülteci Kampı’nda yaşayan Musa, “Dünyanın haberi bile olmadan çok sayıda aile tamamen yok edildi” ifadelerini kullandı.
“İsrail, içerisinde kaç kişi olduğuna bakmaksızın, evleri sakinlerinin başına yıkmaktan, bombalamaktan çekinmiyor” diyen Musa, bunun da büyük katliamlara yol açtığını aktardı.
Musa, “İsrail’in aylardır devam eden soykırımında endişelerini hafifletmek, zor koşullara birlikte göğüs gerebilmek için pek çok Filistinli aile, tek evde birlikte yaşamaya başladı. Fakat bu durum bir saldırıda onlarca kişinin hayatını kaybetmesi ya da yaralanmasına yol açıyor” dedi.
Mahalleler enkaz altında
Gazze’deki Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Basal, İsrail’in Gazze Şeridi’nin kuzeyinde yoğun nüfuslu evleri hedef almaya odaklı olduğunu dile getirdi.
“Özellikle son birkaç gündür giderek daha fazla hedef alınan Beyt Lahiya bölgesinde, yıkılan evlerin enkazı altında ölü ve yaralıların olduğu konusunda Filistinli ailelerden çağrılar alıyoruz” diyen Basal, şunları söyledi:
“İsrail’in saldırıları sonucu bölgedeki çalışmalar tamamen sekteye uğradı. Bu nedenle bize ulaşan çağrılara ilişkin bir şey yapamıyoruz.”
Basal, sivil savunma ekiplerinin can kaybı ve yaralanmaların olduğu bölgelere ulaşabilmesi ve yaralıları en kısa sürede kurtarılabilmesi için uluslararası insan hakları kurumlarına kendilerine destek olması çağrısında bulundu.
İsrail’in Gazze’nin kuzeyindeki Filistinlileri göçe zorlama planı
Cibaliya Mülteci Kampı başta olmak üzere Gazze’nin kuzeyine 5 Ekim’de yoğun hava saldırıları düzenleyen İsrail ordusu, 6 Ekim’de söz konusu bölgelere kara saldırısı başlattı.
Bu adımın, daha önce İsrail basınına yansıyan ve “Generaller Planı” olarak bilinen, İsrailliler için yerleşim yeri hazırlığı yapmak amacıyla Filistinlilerin Gazze’nin kuzeyinden tahliye edilmesi adına atıldığı düşünülüyor.
İsrail Ordu Sözcüsü Avichay Adraee, 7 Ekim’de sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Beyt Hanun, Cibaliya ve Beyt Lahiya’daki Filistinlilere uyarıda bulunarak boşaltılması istenilen bölgelerin haritasını paylaşmıştı.
Filistinlilere Gazze’nin güneyindeki Mevasi bölgesine gitme çağrısı yapan Adraee’nin paylaştığı haritanın, İsrail ordusunda eski Operasyonlar Bölümü Başkanı General Giora Eiland’ın girişimiyle hazırlanıp hükümete sunulan Filistinlilerin zorla göç ettirilmesine ilişkin “generallerin planına” benzerliği dikkati çekmişti.
“Generaller Planı” adını taşıyan bu plan, Filistinlileri, Gazze Şeridi’nin kuzeyinden tehcir etmeyi, ardından bölgenin kuşatılarak gıda, yakıt ve temiz su girişine izin verilmemesini öngörüyor.