Çoğunluğu psikolog ve sinir bilimcilerinden oluşan bilim insanları imzaladıkları açık mektupta, Orta Doğu’daki “nefret, ölüm ve yıkım sarmalını” kınadı.
Nobel Tıp Ödülü sahipleri Norveçli May-Britt Moser ve Edvard Moser (2014), Japon Susumu Tonegawa’nın (1987) da aralarında olduğu bilim insanları, İsrail’in Gazze ve Batış Şeria’daki işgallerine son vermesini, İsrail ve Hamas’ın tüm rehineleri ve haksız yere hapsedilen tüm sivilleri serbest bırakmasını istedi.
İsrail hükümetinden insancıl hukuka ve uluslararası insan haklarına saygı duymasını talep eden bilim insanları, İsrail’in saldırılarının “Uluslararası Adalet Divanı’nın Ocak 2024’ten bu yana belirttiği üzere, Filistin halkına onarılamaz zararlar verdiğini ve İsrail hükümetinin kendi halkının güvenliğini de tehlikeye attığını” vurguladı.
“Maalesef, ılımlıların sessizliği, aşırıların sayılarının olduğundan daha fazla olduğu izlenimini verebiliyor ve bu da onların siyasi güçlenmesine, grupların kutuplaşmasına, kamuoyunun manipülasyonuna ve iletişim eksikliğine zemin hazırlıyor.” ifadesi kullanılan mektupta, şunlar kaydedildi:
“Uluslararası baskı olmadığında, iktidardaki aşırılar kendilerini daha güçlü hissediyor ve ölümcül niyetlerini yerine getirerek bir nefret, şiddet ve kızgınlık sarmalı yaratıyor. Bu, sürekli devam eden, bizi adaletten ve barıştan uzaklaştıran bir süreç. Biz İsrail halkına karşı değiliz; İsrailli, Filistinli, Lübnanlı tüm halklardan yanayız.”
