BBC’nin haberine göre, Victoria eyaletinin Melbourne kentindeki bir alışveriş merkezinde bir kadın, 13 Şubat’ta 30 yaşındaki hamile bir kadın ile 26 yaşındaki başka bir kadına saldırdı.
Saldırgan, alışveriş merkezinde arkasından yaklaştığı hamile kadını başörtüsünden tutup “boğmaya çalıştı”, yaklaşık 10 dakika sonra da başka bir kadını itip tokat attı.
Victoria polisi, saldırganın bugün gözaltına alındığını ve “saldırı ve kasten yaralama” ile suçlandığını açıkladı.
Avustralya Başbakanı Anthony Albanese ise gazetecilere yaptığı açıklamada, saldırıyı “kınanacak” bir olay olarak değerlendirdi.
Albanese, hükümetinin Müslüman karşıtı (İslamofobik) saldırıları, antisemitik saldırılara kıyasla daha az ciddiye aldığı eleştirilerini reddederek, “İnsanlara inançları nedeniyle yapılan tüm saldırıları ciddiye alıyorum ve hepsi yasaların tüm gücüyle karşı karşıya kalmalıdır.” ifadesini kullandı.
Avustralya’da hükümetin İslamofobiyle mücadele konusunda görevlendirdiği özel temsilci Aftab Malik ise ABC News’a yaptığı açıklamada, ülkede her türlü nefretin sona ermesi ve liderlerin Melbourne’deki bu saldırıyı kınaması gerektiğini belirtti.
Avustralya İslam Konseyleri Federasyonu Başkanı Rateb Jneid, 17 Şubat’taki açıklamasında ülkedeki Müslümanlara yönelik saldırılardan duyduğu endişeyi dile getirmiş ve hükümetin tepkisini “son derece yetersiz” olarak nitelendirmişti.
Avustralya’da, 7 Şubat’ta nefret ve terör suçlarına 1 ile 6 yıl arasında değişen hapis cezaları verilmesini öngören yasa yürürlüğe girmişti.
Nefret suçlarına karşı Avustralya’nın bugüne karşı çıkardığı “en sert kanunlar” olarak nitelendirilen yeni yasa, Nazi selamı vermek gibi ‘hafif’ nefret suçları için en az 12 ay, terörizmle bağlantılı nefret suçlarında ise 6 yıla kadar hapis cezası verilmesini öngörüyor.
