Gazze’deki hükümetin Medya Ofisinden yapılan yazılı açıklamada, İsrail’in sınır kapılarını kapatması ve yardım girişini engellemesi nedeniyle Gazze’deki insani durumun yaşam, sağlık ve çevre koşulları açısından kötüleştiği, kıtlığın, gıda ve su güvensizliğinin derinleştiği, sağlık ve hizmet sisteminin tamamen çöktüğü belirtildi.
Açıklamada, “Gazze Şeridi, Siyonist-Nazilerin (İsrail) yardımları engelleme ve sınır kapılarını kapatarak kuşatma uygulama suçunun 13’üncü gününe girerken, bu suçun insani düzeydeki sonuçları artık açık şekilde görülüyor, açlık ve gıda güvensizliği kabusunun geri dönmesi göz ardı edilemez derecede netleşti.” ifadelerine yer verildi.
Fırınların yüzde 25’i faaliyetlerini durdurdu, halkın yüzde 90’ı artık su kaynağı bulamıyor.
Temel gıda maddelerinin temin edilememesi ve çarşılarda ürünlerin tükenmesi, aşevlerinin faaliyetlerinin ve yardım kuruluşlarının yardımlarının durması nedeniyle Filistinlilerin yaklaşık yüzde 80’inin gıda kaynaklarını kaybettiği, bölgedeki fırınların yaklaşık yüzde 25’inin faaliyetlerini durdurduğu ve bu durumun halka sunulan ekmek miktarını etkilediği kaydedildi.
Yakıtın tükenmesi nedeniyle diğer fırınların da kapanma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu uyarısı yapılan açıklamada, “Kuyuları ve arıtma tesislerini çalıştıran yakıt girişinin engellenmesi sonucu içme suyu temininde yaşanan büyük kriz nedeniyle Gazze’deki Filistinlilerin yüzde 90’ı artık su kaynağı bulamıyor.” ifadesi kullanıldı.
Kuyu ve arıtma tesislerinin işletilmesinde kullanılan yakıt girişinin engellemesi nedeniyle evsel kullanımda büyük bir su sıkıntısı yaşandığı, içme suyunda ise daha büyük bir krizin olduğu, belediyelerin mevcut yakıtı korumak ve halka mümkün olan en uzun süre boyunca su dağıtımı sağlamak için kuyuların işletilmesini yasallaştırmak zorunda kaldığı belirtildi.
İlaç ve tıbbi malzeme sıkıntısı nedeniyle 150 bin kronik hasta ve yaralı tehlikede
Sınır kapılarının kapanması nedeniyle ilaç ve tıbbi malzeme bulamayan “yaklaşık 150 bin kronik hasta ve yaralı için de sıkıntıların iki katına çıktığı” vurgulandı.
Su kuyularını çalıştırmak için mevcut yakıt miktarını kullanabilmek adına çoğu belediyede yol açma, moloz ve atıkları temizleme işlemlerinin durduğu, sıcaklıkların artmasıyla birlikte bu durumun çevre ve sağlık noktasındaki etkilerinin felaket boyutuna ulaşabileceği uyarısında bulunuldu.
Sınır kapılarının kapatılması nedeniyle yakıtın tükenmesinin, yeni kamp kurma çalışmalarının yanı sıra yerinden edilen ailelere “geçici barınak” görevi gören çadır teminini de etkilediği, Filistinlilerin yemek pişirmek için gaz yerine odun kullanmaya başladığı, bunun da sağlık ve çevre üzerinde ciddi bir etkisi olduğu, solunum yolu hastalıklarının artmasına yol açtığı vurgulandı.
İsrail, Hamas ile sağlanan ateşkes ve esir takası anlaşmasının 42 günlük birinci aşamasının sona ermesinin ardından 2 Mart’tan itibaren Gazze Şeridi’ne insani yardımların girişini durdurma kararı almıştı.
