Katar merkezli Al Jazeera Televizyonu’na konuşan Hayye, “Halihazırda gerçek anlamda müzakereler yok, ne yazık ki kaçamak ve zaman kaybı söz konusu. İki haftadır müzakereler yürütülüyor ancak hiçbir sonuç yok, Netanyahu esir takası istiyorsa bizler hazırız” dedi.
Netanyahu’nun, Gazze Şeridi’nin kuzeyi ile güneyini ayıran Netzarim Koridoru ve Mısır-Gazze sınırındaki Philadelphi Koridoru’ndan çekilmeyecekleri ısrarını dillendirdiğini hatırlatan Hayye, “Ben de net olarak diyorum ki; Gazze Şeridi’nden tamamen çekilme olmadığı sürece anlaşma olmayacak” ifadelerini kullandı.
Netanyahu’nun savaşı sürdürmek istediğini dile getiren Hayye, çünkü mutabakata varmanın bir bedeli olacağı ve Netanyahu’nun da bedel ödemek istemediğini belirtti.
Gazze’nin Refah kentinde ölü bulunan İsrailli 6 esir konusuna da değinen Hayye, “Söz konusu esirlerin bir anlaşmayla ailelerine kavuşmaları mümkündü ancak İsrail ordusu ve Netanyahu’nun ısrarı hem bunların ölümüne sebep oldu hem de bunlarla yaşayan ve onları koruyan onlarca kişiyi öldürdü” diye konuştu.
İsrailli bazı esirlerin doğrudan İsrail askerlerinin kurşunuyla öldürüldüğünü anlatan Hayye, Netanyahu ve ekibinin İsrailli esirlerle ilgilenmediğini kaydetti.
Hayye, Netanyahu’nun kendini kahraman göstermeye çalıştığını ifade ederek, “Bu 6 esiri de işgalci doğrudan öldürmüş oldu, bombardımanlarıyla ölmelerine yol açtı” dedi.
Öldürülen 6 esir arasında ABD vatandaşı bir gencin de olduğuna ve Katar’ın talebi doğrultusunda muhtemel bir esir takasında onu çıkarmayı hedeflediklerine işaret eden Hayye, sözlerini şöyle sürdürdü:
“O gencin anne babasıyla konuştuğuna dair Katarlılara bir video kaydını teslim etmiştik. Genç, videoda İsrail hükümetine de hitap etti. Kassam Tugayları, bir süre sonra o genç ve onu koruyanlarla iletişimin kesildiğini duyurdu. Bu da gösteriyor ki söz konusu genç doğrudan işgalci saldırısına maruz kaldı. O günden sonra da kendisiyle ilgili bilgi alınamadı, diğer bazı esirlerle ölü bulundu.”
“Müzakerelerin aksamasından ABD sorumludur”
Gazze’de ateşkes ve esir takası sürecinin aşamalarına da değinen Hayye, müzakerelerin tüm aşamalarında Netanyahu’nun anlaşmayla ilgilenmediğini gördüklerini anlattı.
Netanyahu’nun ordusuyla yüzlerce Filistinliyi öldürerek İsrailli 2 veya 3 esirin iade edilmesi girişimi yerine bir esir takasıyla onları kurtarabilme seçeneğine sahip olduğuna dikkati çeken Hayye, şunları söyledi:
“Netanyahu gerçekten esir takası istiyorsa bizler bunu derhal yapmaya hazırız. Nitekim bizler, esir takası ve halkımıza yönelik savaşın durdurulması için ciddi anlamda esneklik gösterdik. Müzakerelerin aksamasından ABD sorumludur. ABD, sunduğu tekliften dahi hızlıca geri adım attı. Mart ayından beri ara bulucular üzerinden müzakereler vardı. Bizler ateşkes, esir değişimi, işgalcinin geri çekilmesi ve yeniden imarın üzerinde durduk.”
İlk başta her İsrailli askere karşı 500 Filistinlinin serbest kalmasını, diğer her esire karşı da 250 kişinin salıverilmesini istediklerini dile getiren Hayye, daha sonra ara bulucuların müdahalesiyle her askere karşı 500 kişi yerine 50 ve diğer esirler için 250 kişi yerine 30 kişinin salıverilmesini istediklerini kaydetti.
ABD ve ara bulucu ülkelerin bunu büyük bir esneklik olarak gördüklerini ancak sonuca varmak için bir şey yapmadıklarını aktaran Hayye, İsrail’in ise bu esnekliğe karşı güneydeki Refah kentine kara saldırıları başlattığını ifade etti.
Netanyahu’nun şartları
Hayye, Netanyahu’nun 27 Mayıs’ta sunduğu taslağın ABD Başkanı Joe Biden ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından benimsendiğine dikkati çekerek, bir anlaşmanın olması umuduyla söz konusu teklifi kabul ettiklerini ancak buna rağmen İsrail’in yeni maceralar peşine düştüğünü anlattı.
Netanyahu’nun 2 Temmuz’dan sonra ABD ziyareti öncesinde 27 Mayıs’ta belirtilen eski şartlarına aykırı yeni koşullar öne sürdüğünü belirten Hayye, Netanyahu’nun yeni şartlarında müebbet hapis cezasına çarptırılmış hiçbir esirin serbest kalmamasının olduğuna işaret etti.
Netanyahu’nun kendi teklifindeki her maddeye yeni bir şart eklediğine vurgu yapan Hayye, Netzarim ve Philadelphi koridorlarının bunlara dahil olduğunu ifade etti.
Hamaslı yetkili Hayye, “Burada yeniden tekrar ediyorum, Filistinli esirler serbest kalmadığı, savaş durmadığı ve işgalci İsrail çekilmediği sürece anlaşma olmayacak” dedi.
ABD’nin sunduğu teklife uyması için İsrail’e baskı kurması gerektiğini dile getiren Hayye, “Geçen hafta ara buluculara, 2 hafta boyunca neyin üzerinde mutabık kaldıklarını sorduk. İşgalciyle herhangi bir sonuca varamadıkları yanıtını aldık. Maalesef müzakereler Netanyahu’nun şartları etrafında dönüyor” ifadelerini kullandı.
Hayye, 2 Temmuz’da sunulan öneriye bağlı kaldıklarına dair ara bulucu ülkelere bilgi verdiklerini söyledi.
İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda en az 16 bin 673’ü çocuk, 11 bin 269’u kadın olmak üzere 40 bin 738 Filistinli öldü, 94 bin 154 kişi yaralandı.
Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.
Katar merkezli Al Jazeera Televizyonu’na konuşan Hayye, “Halihazırda gerçek anlamda müzakereler yok, ne yazık ki kaçamak ve zaman kaybı söz konusu. İki haftadır müzakereler yürütülüyor ancak hiçbir sonuç yok, Netanyahu esir takası istiyorsa bizler hazırız” dedi.
Netanyahu’nun, Gazze Şeridi’nin kuzeyi ile güneyini ayıran Netzarim Koridoru ve Mısır-Gazze sınırındaki Philadelphi Koridoru’ndan çekilmeyecekleri ısrarını dillendirdiğini hatırlatan Hayye, “Ben de net olarak diyorum ki; Gazze Şeridi’nden tamamen çekilme olmadığı sürece anlaşma olmayacak” ifadelerini kullandı.
Netanyahu’nun savaşı sürdürmek istediğini dile getiren Hayye, çünkü mutabakata varmanın bir bedeli olacağı ve Netanyahu’nun da bedel ödemek istemediğini belirtti.
Gazze’nin Refah kentinde ölü bulunan İsrailli 6 esir konusuna da değinen Hayye, “Söz konusu esirlerin bir anlaşmayla ailelerine kavuşmaları mümkündü ancak İsrail ordusu ve Netanyahu’nun ısrarı hem bunların ölümüne sebep oldu hem de bunlarla yaşayan ve onları koruyan onlarca kişiyi öldürdü” diye konuştu.
İsrailli bazı esirlerin doğrudan İsrail askerlerinin kurşunuyla öldürüldüğünü anlatan Hayye, Netanyahu ve ekibinin İsrailli esirlerle ilgilenmediğini kaydetti.
Hayye, Netanyahu’nun kendini kahraman göstermeye çalıştığını ifade ederek, “Bu 6 esiri de işgalci doğrudan öldürmüş oldu, bombardımanlarıyla ölmelerine yol açtı” dedi.
Öldürülen 6 esir arasında ABD vatandaşı bir gencin de olduğuna ve Katar’ın talebi doğrultusunda muhtemel bir esir takasında onu çıkarmayı hedeflediklerine işaret eden Hayye, sözlerini şöyle sürdürdü:
“O gencin anne babasıyla konuştuğuna dair Katarlılara bir video kaydını teslim etmiştik. Genç, videoda İsrail hükümetine de hitap etti. Kassam Tugayları, bir süre sonra o genç ve onu koruyanlarla iletişimin kesildiğini duyurdu. Bu da gösteriyor ki söz konusu genç doğrudan işgalci saldırısına maruz kaldı. O günden sonra da kendisiyle ilgili bilgi alınamadı, diğer bazı esirlerle ölü bulundu.”
“Müzakerelerin aksamasından ABD sorumludur”
Gazze’de ateşkes ve esir takası sürecinin aşamalarına da değinen Hayye, müzakerelerin tüm aşamalarında Netanyahu’nun anlaşmayla ilgilenmediğini gördüklerini anlattı.
Netanyahu’nun ordusuyla yüzlerce Filistinliyi öldürerek İsrailli 2 veya 3 esirin iade edilmesi girişimi yerine bir esir takasıyla onları kurtarabilme seçeneğine sahip olduğuna dikkati çeken Hayye, şunları söyledi:
“Netanyahu gerçekten esir takası istiyorsa bizler bunu derhal yapmaya hazırız. Nitekim bizler, esir takası ve halkımıza yönelik savaşın durdurulması için ciddi anlamda esneklik gösterdik. Müzakerelerin aksamasından ABD sorumludur. ABD, sunduğu tekliften dahi hızlıca geri adım attı. Mart ayından beri ara bulucular üzerinden müzakereler vardı. Bizler ateşkes, esir değişimi, işgalcinin geri çekilmesi ve yeniden imarın üzerinde durduk.”
İlk başta her İsrailli askere karşı 500 Filistinlinin serbest kalmasını, diğer her esire karşı da 250 kişinin salıverilmesini istediklerini dile getiren Hayye, daha sonra ara bulucuların müdahalesiyle her askere karşı 500 kişi yerine 50 ve diğer esirler için 250 kişi yerine 30 kişinin salıverilmesini istediklerini kaydetti.
ABD ve ara bulucu ülkelerin bunu büyük bir esneklik olarak gördüklerini ancak sonuca varmak için bir şey yapmadıklarını aktaran Hayye, İsrail’in ise bu esnekliğe karşı güneydeki Refah kentine kara saldırıları başlattığını ifade etti.
Netanyahu’nun şartları
Hayye, Netanyahu’nun 27 Mayıs’ta sunduğu taslağın ABD Başkanı Joe Biden ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından benimsendiğine dikkati çekerek, bir anlaşmanın olması umuduyla söz konusu teklifi kabul ettiklerini ancak buna rağmen İsrail’in yeni maceralar peşine düştüğünü anlattı.
Netanyahu’nun 2 Temmuz’dan sonra ABD ziyareti öncesinde 27 Mayıs’ta belirtilen eski şartlarına aykırı yeni koşullar öne sürdüğünü belirten Hayye, Netanyahu’nun yeni şartlarında müebbet hapis cezasına çarptırılmış hiçbir esirin serbest kalmamasının olduğuna işaret etti.
Netanyahu’nun kendi teklifindeki her maddeye yeni bir şart eklediğine vurgu yapan Hayye, Netzarim ve Philadelphi koridorlarının bunlara dahil olduğunu ifade etti.
Hamaslı yetkili Hayye, “Burada yeniden tekrar ediyorum, Filistinli esirler serbest kalmadığı, savaş durmadığı ve işgalci İsrail çekilmediği sürece anlaşma olmayacak” dedi.
ABD’nin sunduğu teklife uyması için İsrail’e baskı kurması gerektiğini dile getiren Hayye, “Geçen hafta ara buluculara, 2 hafta boyunca neyin üzerinde mutabık kaldıklarını sorduk. İşgalciyle herhangi bir sonuca varamadıkları yanıtını aldık. Maalesef müzakereler Netanyahu’nun şartları etrafında dönüyor” ifadelerini kullandı.
Hayye, 2 Temmuz’da sunulan öneriye bağlı kaldıklarına dair ara bulucu ülkelere bilgi verdiklerini söyledi.
İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda en az 16 bin 673’ü çocuk, 11 bin 269’u kadın olmak üzere 40 bin 738 Filistinli öldü, 94 bin 154 kişi yaralandı.
Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.